Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI NEDİR?

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması verilen bir cezayı belirli bir süre için açıklamayı erteleyen müessesedir. Ayrıca sanığa denetim süresi tanıyan bir ceza hukuku müessesesidir. Sanık mahkûmiyetle sonuçlanan bir yargılama sonunda ceza almasına rağmen mahkeme cezayı açıklamaz. Sanık hakkında belirli yükümlülükler konur. Sanığın belirli bir süre içinde yeni suç işlememesi ve yükümlülükleri yerine getirmesi gerekir. Bu durumda verilen ceza ortadan kalkar ve dava düşer. Bu genellikle hafif suçlarda ve ilk kez suç işleyen kişiler için uygulanan bir düzenlemedir.

(1) Duruşma sonunda, 232 nci maddede belirtilen esaslara göre duruşma tutanağına geçirilen hüküm fıkrası okunarak gerekçesi ana çizgileriyle anlatılır.

(2) Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir.

(3) Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hâl varsa bu da bildirilir.

(4) Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir.

(5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, müsadereye ilişkin hükümler hariç, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.

(6) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;

a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,

b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,

c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın; aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir.

(7) Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması hâlinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.

(8) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi hâlinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak;

a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması hâlinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,

b) Bir meslek veya sanat sahibi olması hâlinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,

c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine, karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.

(9) Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler hâlinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir.

(10) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.

(11) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması hâlinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı hâlinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir. Açıklanan veya yeni kurulan hükme itiraz edilebilir. İtiraz mercii ancak bu fıkradaki koşullarla sınırlı olarak bir değerlendirme yapabilir.

(12) 272 nci maddenin üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararlar hakkında 286 ncı madde hükümleri uygulanır. 272 nci maddenin üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ilk derece mahkemesi sıfatıyla bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay tarafından verilmesi hâlinde temyiz yoluna gidilebilir. İstinaf ve temyiz yolunda karar ve hüküm, usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılıklar yönünden incelenir.

(13) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi hâlinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.

(14) Bu maddenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümleri, Anayasanın 174 üncü maddesinde koruma altına alınan inkılâp kanunlarında yer alan suçlarla ilgili olarak uygulanmaz.

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASINA KARAR VERİLEBİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR

  1. Sanığın Daha Önce Kasıtlı Bir Suçtan Mahkûm Olmamış Olması:

HAGB, yalnızca daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış sanıklar için uygulanır. HAGB’nin amacı, suçu işleyen ancak pişmanlık gösteren kişilerin topluma kazandırılmasıdır.

  1. Sanığın Kişilik Özellikleri ve Durumunun Değerlendirilmesi:

Mahkeme sanığın kişilik özelliklerini, suçun işleniş biçimini ve sanığın duruşmadaki tutum ve davranışlarını değerlendirerek sanığın gelecekte suç işlemeyeceği konusunda kanaat oluşturur.

  1. Zararın Giderilmesi:

Sanık, işlediği suçun mağduruna veya topluma verdiği zararı tamamen giderme yoluna gitmelidir. Bu aynen iade, tazminat veya suçtan önceki hâle getirme suretiyle yapılabilir.

  • Verilen Cezanın Süresi:

HAGB kararı verilebilmesi için mahkemenin yaptığı yargılama neticesinde hükmettiği ceza 2 yıl veya daha az süreli hapis cezası olmalıdır. Suçun niteliğinin taksirle veya kasten işlenmesinin hiçbir önemi yoktur. Önemli olan cezanın miktarıdır.

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARININ SONUÇLARI

HAGB kararı verildiğinde sanık, mahkûmiyetine rağmen cezayı çekmez. Ancak sanık beş yıl boyunca denetim süresine tâbidir. 18 yaşından küçük olan çocuklar hakkında ise 3 yıl olarak uygulanır. Bu süreçte sanığın belirli yükümlülükleri yerine getirmesi gerekir. Denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlememesi ve mahkeme tarafından belirlenen yükümlülüklere uyması gerekmektedir.

  1. Denetim Süresi:

HAGB kararının verilmesi durumunda sanık beş yıl süreyle denetim süresine tâbidir. Denetim süresi içinde sanık meslek edinme veya çalıştırılma gibi yükümlülüklere tabi olma ihtimali vardır. Bu süre zarfında sanık topluma kazandırılma amacı vardır.

  1. Yeni Suç İşlenmesi Durumunda:

Denetim süresi içinde belirlenen yükümlülüklere aykırı davranırsa mahkeme hükmü açıklar. Ve sanık cezalandırılır. Bununla birlikte mahkemenin cezayı erteleme veya seçenek yaptırımlara çevirme gibi kararlar da verme ihtimali vardır.

  1. Denetim Süresi Sonunda:

Eğer sanık, denetim süresi içinde yeni bir suç işlemez ve yükümlülüklere uygun hareket ederse hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının bir sonucu olarak dava düşer. Ve ceza ortadan kalkar.

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARINA İTİRAZ VE BAŞVURU YOLLARI

HAGB kararına karşı istinaf yoluna başvurulma hakkı vardır. Bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararlar hakkında ise temyiz başvurusu yapılır. İstinaf ve temyiz başvurularında kararın hukuka uygunluğu hem usul hem de esas yönünden yargılama olur. Ayrıca HAGB kararına ilişkin özel bir kayıt vardır. Bu kayıtlar yalnızca Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından talep edilirse kullanılır.

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARININ UYGULANMADIĞI SUÇLAR

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), ceza hukukunda suç işleyen ancak pişmanlık duyan ve topluma kazandırılması beklenen sanıklar için uygulanabilir bir müessese olsa da bazı suçlar bu düzenlemenin kapsamı dışında tutulmuştur. Aşağıda belirtilen suçlarda HAGB kararı verilemez:

İki Yıl Üstü Süreli Hapis veya Adli Para Cezası Gerektiren Suçlar:

Bu tür suçlarda HAGB kişinin topluma kazandırılmasına yönelik bir tedbir olarak uygulanamaz. Uzun süreli hapis cezası gerektiren suçlarda daha ciddi cezalar ve caydırıcı tedbirler uygulanır.

Anayasayla korunan inkılâp kanunlarına aykırı suçlar, devletin temel yapısını tehdit edebileceği için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına tabi olmaz. Bu tür suçlar devletin bekasını doğrudan tehdit eder.

Sporda şiddet ve düzensizlik yaratan suçlar toplum düzenini bozan ve sporun sağlıklı gelişimini engelleyen ciddi suçlardır. Bu tür suçlarda HAGB kararı olmaz.

Şike ve Teşvik Suçları:

Sporda şike yapmak veya şike yapmayı teşvik etmek, adaletin ve sporun temel ilkelerini zedeler. Bu tür suçlar HAGB’nin kapsamı dışındadır.

Bu kanun kapsamında yer alan disiplin suçları genellikle idari nitelikte olup HAGB’ye uygun değildir.

Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek veya Bulundurmak ya da Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Kullanmak Suçu:

Uyuşturucu madde kullanımı ve ticareti toplum sağlığı ve güvenliğini ciddi şekilde tehdit eder. Bu tür suçlar için HAGB kararı verilemez.

İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu:

İmar kirliliğine neden olan suçlar, çevreyi tehdit eden ve kamu düzenine zarar veren suçlar arasında yer alır. Bu suçlar HAGB’ye tabi değildir.

İcra İflas Kanunu’nda Yer Alan Suçlar:

İcra İflas Kanunu kapsamındaki suçlar, özellikle ekonomik suçlar olup adaletin sağlanmasında ciddi yaptırımlar gerektirir. HAGB uygulanmaz.

Disiplin Hapsi ve Tazyik Hapsi Gerektiren Fiiller:

Disiplin hapsi veya tazyik hapsi gerektiren suçlar, kişinin toplumda disiplinsizliğini gösteren ve toplumsal düzeni tehdit eden fiillerdir. Bu suçlar da HAGB’ye tabi değildir.

Bu suçlar toplumsal düzeni, devletin güvenliğini ve sağlığı doğrudan tehdit eden nitelikte olduklarından HAGB kararının verilmesi mümkün değildir. Bu tür suçlar için daha ağır yaptırımlar ve cezalar öngörülmektedir.

GÜVENLİK SORUŞTURMASINDA HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARI ÇIKAR MI?

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı özel bir sicilde tutulur ve yalnızca ilgili hakim ve savcılar tarafından erişilebilir. Bu karar kişinin adli sicil kaydında yer almaz dolayısıyla kişi hakkında yapılan güvenlik soruşturmasında doğrudan yer alması gereken bir bilgi değildir. Yani teorik olarak HAGB kararı güvenlik soruşturmasında çıkmamalıdır.

Ancak, pratikte birçok kurum alım süreçlerinde güvenlik soruşturması kapsamında HAGB kararlarına ulaşabilmektedir. Bu genellikle yasal bir boşluk veya uygulamadaki belirsizliklerden kaynaklanmaktadır. Bu durumda kişi hakkında verilen HAGB kararı güvenlik soruşturmasını olumsuz etkileyebilir ve kişiyi kamu görevlisi alımında engelleyebilir.

Sonuç olarak, HAGB kararının güvenlik soruşturmasında çıkmaması gerekir ancak uygulamada bazı durumlar bu kararın olumsuz sonuç doğurmasına neden olabilir. HAGB kararının etkisi, kurumların güvenlik soruşturmasını nasıl yürüttüğüne ve hangi verilere erişim sağladığına bağlı olarak değişebilir.

SONUÇ

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ceza yargılamasında suç işleyen ancak pişmanlık gösteren ve gelecekte suç işlemeyeceği düşünülen sanıklar için önemli bir araçtır. Bu müessese, sanıkların topluma kazandırılmasına olanak tanırken aynı zamanda suçların önlenmesine de katkı sağlar. HAGB yalnızca belirli şartlar altında uygulanabilen ve sanığa yükümlülükler getiren bir düzenleme olup cezaların ertelenmesi yerine denetim altına alınması, adaletin sağlanmasında önemli bir rol oynar.

Tüm hukuki uyuşmazlıklarınızda bizimle iletişime geçebilirsiniz !

HEMEN BİZİMLE İLETİŞİME GEÇİN

📞 +90 530 180 82 49

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top