İşe Geri Dönme

İşe İade Davası

İşe iade davası, İş Hukuku’nda iş güvencesi kapsamında düzenlenmiştir. İşveren tarafından geçerli bir sebep olmaksızın işten çıkarılan işçilere tanınan bir haktır. Bu dava işçilerin haksız bir şekilde işten çıkarılmasını önlemek amacıyla önemli bir rol oynar. Bu davalar İş Kanunu’nun işçinin korunması ilkesine dayalı olarak düzenlenmiştir.

İşe İade Davasının Hukuki Dayanağı

Hukuk sisteminde işe iade davasının yasal dayanağı 4857 sayılı İş Kanunu‘nun 18 ila 21. maddeleridir. İş Kanunu‘nun 18. maddesi, işverenin iş sözleşmesini feshederken geçerli bir nedene dayanmasını zorunlu kılar. Bu kapsamda işçinin performansından kaynaklı sorunlar, işyerinde verimlilik düşüşü, yeniden yapılanma gibi işin ve işyerinin gerekleri ya da işçinin kişisel yetenekleri ile ilgili makul nedenler geçerli fesih sebepleri arasında yer alır.

Buna karşın İş Kanunu‘na göre keyfi olarak veya geçerli bir sebep olmaksızın yapılan fesihler hukuka aykırı sayılmaktadır. İşçi geçerli bir sebep olmaksızın işten çıkarıldığını düşünüyorsa işe iade davası açma hakkına sahiptir.

İşe İade Davasının Koşulları

Bu davayı açmak için aşağıdaki koşulların gerçekleşmesi gerekir:

  1. İşyerinde En Az 30 İşçi Çalıştırılması: İşe iade davası işyerinde en az 30 işçinin çalıştığı iş yerlerinde geçerlidir. İşçi sayısının 30’un altında olduğu iş yerlerinde iş güvencesi hükümleri uygulanmaz ve işe iade davası açma hakkı bulunmaz.
  2. En Az 6 Aylık Kıdem: İşçinin işe iade davası açabilmesi için aynı işyerinde en az 6 ay kıdemli olması gerekir. Bu süre işçinin iş sözleşmesinin süresiz olduğu durumlar için geçerlidir.
  3. Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi: İşe iade davası yalnızca belirsiz süreli iş sözleşmeleri için geçerlidir. Belirli süreli iş sözleşmelerinde ise işe iade davası açma hakkı bulunmamaktadır.
  4. Feshin Geçerli Nedene Dayanmaması: İşverenin iş sözleşmesini feshetmesi için geçerli bir neden göstermemesi veya gösterilen nedenin hukuka uygun olmaması durumunda işçi işe iade davası açar. Yani feshin haksız olması gerekmektedir.
  5. İşveren Vekili Olunmamalı: İşletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcıları ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren işe iade davası açamaz.
  6. Dava Açma Süresi: İşçi işten çıkarıldıktan sonra işe iade davasını 1 ay içinde açmalıdır. Bu süre hak düşürücü niteliktedir yani 1 ay içinde dava açılmazsa işçi işe iade hakkını kaybeder.

İşe İade Davasının Süreci

İş Kanunu Madde 20:

İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.”

Fesih sonrası işe iade davası açılması için süreç şu şekilde ilerler:

Arabuluculuk Süreci:

2018 yılında yürürlüğe giren zorunlu arabuluculuk sistemi gereği işe iade davalarında önce arabuluculuğa başvurulması zorunludur. Fesih tarihten itibaren 1 ay içinde arabulucuya başvurulması gerekmektedir. Taraflar anlaşamazsa arabulucudan alınan anlaşmazlık belgesiyle İş Mahkemesi‘ne dava süreci başlar.

İş Mahkemesi’nde Dava Açılması:

Arabuluculukta anlaşma sağlanamazsa son tutanağın düzenlenmesinden itibaren 2 hafta içerisinde işçi İş Mahkemesi‘ne başvurarak dava açar. İş Mahkemesi tarafların iddialarını inceleyerek işverenin feshinin geçerli bir nedene dayanıp dayanmadığını değerlendirir. Feshin geçerli bir neden dayandığının ispat yükü işverendedir.

Mahkeme Kararı ve İşverenin Seçenekleri:

Mahkeme işçinin işten çıkarılmasını geçersiz bulursa işveren işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. Ancak işçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmalıdır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır. İşveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur. İşveren mahkeme kararına rağmen işe geri almazsa işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. Ayrıca işe iade kararı verilmesi durumunda  işveren kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları öder.

İşe İade Davasının Sonuçları

İşe iade davası sonucunda mahkeme işçinin lehine karar verirse işverene iki seçenek sunulmaktadır:

İşçinin İşe İadesi:

İşveren mahkeme kararını yerine getirerek işçiyi işine geri alır. Bu durumda işveren işçiye dava süresince mahrum kaldığı en fazla 4 aya kadar olan ücret ve diğer haklarını da öder.

Tazminat Ödemesi:

İşveren mahkeme kararına rağmen işçiyi işe geri almazsa işçiye işe başlatmama tazminatı ödemek zorundadır. Bu tazminat işçinin kıdemine göre en az 4 en fazla 8 aylık ücret tutarında olur. Ayrıca mahkeme süresince işçiye ödenmesi gereken 4 aya kadar olan ücretler de ödenir.

İşe İade Davasının Kabul Edilmesinden Sonra İşveren İşçiyi İşe Almazsa İş Sözleşmesi Ne Zaman Feshedilmiş Olur? İşçilik Alacakları (Kıdem, ihbar …) Talep Edilebilir mi ?

İşe iade davası sonucunda mahkeme kararıyla işe iadesine hükmedilen işçi, başvuruda bulunmasına rağmen bir ay içinde işe başlatılmazsa iş sözleşmesi feshedilmiş kabul edilir. Böyle bir durumda fesih tarihi bir aylık sürenin sona erdiği gün olarak kabul olur. İşçi bu tarihi baz alarak kıdem ve ihbar tazminatlarının yanı sıra yıllık izin ücreti, ikramiye ve diğer hak edişlerini talep eder. Ancak bu süreçlerde yapılan bir usuli hata hak edilen alacakların ödenmemesine sebep olur. Bu sebeple bir avukata danışmanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.

İşe İade Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

İşe iade davalarında görevli mahkeme İş Mahkemesi’dir. Bu tür davalarla ilgilenme yetkisi İş Mahkemelerine aittir.

Yetkili mahkeme ise 4857 sayılı İş Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu‘na göre belirlenir. İşe iade davasında yetkili mahkeme:

  1. Davalının Yerleşim Yeri Mahkemesi: Davalı işverenin yerleşim yerinde bulunan İş Mahkemesi yetkilidir.
  2. İşin Yapıldığı Yer Mahkemesi: İşçinin işini fiilen yaptığı yani iş yerinin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.

Bu iki yer arasında seçim yapılması mümkündür. Yani işçi, davayı işverenin yerleşim yerindeki İş Mahkemesi‘nde veya işin yapıldığı yerdeki İş Mahkemesi‘nde açar.

Sonuç

İşe iade davaları işçinin iş güvencesi hakkını koruma altına alarak işçiye haksız işten çıkarılmalara karşı hukuki bir çözüm sunmaktadır. İşverenin fesih hakkını kötüye kullanmasını engeller. Ayrıca işçilerin iş güvencesine katkıda bulunan bu dava türü aynı zamanda işverene de iş sözleşmesinin feshi konusunda hukuki gerekçelere dayanması gerektiğini hatırlatmaktadır.

Son olarak görüleceği işe iade davasının şartları bulunmakta olup karmaşık bir hukuki süreçten ibarettir. Tüm bu süreçte hak kaybına uğramamak için bir avukat ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

👉 Hemen bizimle iletişime geçin

📌 Menderes Avukat Av. Ardahan ÇAKIR

📞 +90 530 180 82 49

📧 av.ardahancakir@gmail.com

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top