Yıllık Ücretli İzin

Yıllık İzin Hakkı ve Yıllık İzin Ücreti Davası

Yıllık ücretli izin, işçilerin dinlenme ve yenilenme hakkını güvence altına alan iş mevzuatında önemli bir yere sahip temel bir işçi hakkıdır. Türkiye’de bu hakkın dayanağı, 4857 sayılı İş Kanunu‘nun 53 ila 60. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler hem işçinin fiziksel ve ruhsal sağlığını koruma hem de işveren ile işçi arasındaki iş ilişkisinde sürdürülebilirliği sağlama amacı taşır.

Yıllık Ücretli İzin Hakkı ve Şartları

İş Kanunu Madde 53:

İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

  1. a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
  2. b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
  3. c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,

Az olamaz. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/5 md.) Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.

Ancak onsekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.

İzin hakkı, işçilerin işe başladığı günden itibaren deneme süresi de dâhil olmak üzere en az bir yıl çalışması koşuluyla doğar. Bu hak vazgeçilemez ve devredilemez bir nitelik taşır. Bu durum işçilerin daha iyi çalışma koşullarına sahip olmasını sağlamak için emredici bir düzenlemedir. Ancak mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışan işçiler nitelikleri gereği bir yıldan az süreli işlerde çalıştıkları için bu haktan yararlanamaz.

Hizmet Süresine Göre İzin Süreleri

İşçilere verilecek izin süresi işçinin işyerindeki hizmet süresine göre belirlenir. İş Kanunu’nun 53. maddesi gereği izin süreleri şu şekilde düzenlenmiştir:

  • 1 yıldan 5 yıla kadar (5 yıl dâhil) çalışmış işçiler için: En az 14 gün,
  • 5 yıldan fazla ve 15 yıldan az çalışmış işçiler için: En az 20 gün,
  • 15 yıl ve daha fazla çalışmış işçiler için: En az 26 gün.

Bununla birlikte, 18 yaş altı ve 50 yaş üzeri işçilere sağlanan yıllık izin süresi, işçinin hizmet süresine bakılmaksızın en az 20 gün olarak uygulanır. Yer altı işlerinde çalışan işçiler için ise belirtilen izin sürelerine 4 gün eklenir.

Yıllık İzin Ücretine Dair Düzenlemeler ve Zamanaşımı Süresi

İş Kanunu’nun 57. maddesine göre yıllık izin süresini kullanan işçiye izin süresine ilişkin ücreti izin kullanmaya başlamadan önce peşin olarak ödenmek veya avans olarak verilmek zorundadır. Bu düzenleme işçinin izin süresince mali sıkıntı yaşamadan dinlenebilmesini sağlamak amacı taşır.

İşçinin çalıştığı dönemde izin hakkını kullanmadan işten ayrılması hâlinde izin hakkına denk gelen ücret işçiye nakden ödenir. Bu tür ödemeler, işçinin iş sözleşmesinin feshinden sonra ortaya çıkan alacaklar arasında kabul görür. Zamanaşımı süresi içinde talep edilmesi gerekir. Bu süre, 12 Ekim 2017 tarihinde yapılan değişiklikle 5 yıl olarak belirlenmiştir.

Yıllık İzin Ücreti Davası

Yıllık izin ücreti davası, işçinin iş akdinin sona erdiği durumlarda kullanılmayan izinlerine ilişkin ücret alacağını tahsil etmek amacıyla açılan bir işçi alacak davasıdır. İş Kanunu’nun 59. maddesi uyarınca işçi hak kazandığı ancak kullanmadığı izin günlerine ait ücretlerini iş sözleşmesi sona erdiğinde işverenden talep eder. İşveren bu talebi yerine getirmezse işçi yasal yollara başvurarak bu alacağını dava yoluyla tahsil eder.

İş Kanunu Madde 59:

İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.”

Yıllık İzin Ücretinin Temel Özellikleri

İzin Hakkının Kullanılamaması:

İzin, iş akdi devam ederken kullanılmak üzere tanınmış bir haktır. Ancak iş sözleşmesi feshedildiğinde kullanılmayan izin haklarını işçi ücret olarak talep eder .

Hak Düşürücü Süre:

İş Kanunu‘nda yıllık izin ücreti alacakları için 12 Ekim 2017’de yapılan değişiklikle 5 yıllık zaman aşımı süresi öngörülmüştür. Bu süre iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

Brüt Ücret Üzerinden Hesaplama:

İzin ücretleri, işçinin en son aldığı brüt ücret üzerinden hesaplanır.

Yıllık İzin Ücreti Davasında İspat Yükümlülüğü

İşçinin Yükümlülüğü:

İşçi, iş sözleşmesinin sona erdiğini ve kullanılmayan izin haklarının bulunduğunu ileri sürerek talepte bulunur. Bu iddiasını desteklemek için tanık beyanları, bordro kayıtları ya da işverenle olan yazışmaları gibi belgeler sunar.

İşverenin Yükümlülüğü:

İşveren, işçiye izin hakkını kullandırdığını ispatlamak zorundadır. İşverenin izin defterini veya eşdeğer bir kayıt sistemini tutması zorunludur. Bu belgeler işçiye kullandırılan izinlerin hangi tarihlerde kullanıldığını gösterecek şekilde düzenlenmelidir.

Hesaplama ve Ödeme Süreci

Yıllık izin ücreti, kullanmadığı izin günleri ile işçinin günlük ücretinin çarpımıdır. Örnek olarak:

  • İşçinin son brüt maaşı: 15.000 TL,
  • Günlük ücret: 15.000 TL / 30 = 500 TL,
  • Kullanılmayan izin günleri: 20 gün,
  • Alacak tutarı: 20 x 500 TL = 10.000 TL.

Bu tutar brüt olarak hesaplanır. Ancak işçiye ödenecek miktar net maaş hesaplamasına göre kesintiler düşüldükten sonra belirlenir.

Davanın Açılması ve Süreç

Arabuluculuk Şartı:

Yıllık izin ücreti davasında arabuluculuk zorunludur. İşçinin dava açmadan önce bu süreci tamamlaması gereklidir. Arabuluculuk, taraflar arasında hızlı ve daha az masraflı bir çözüm sağlama amacı taşır. Anlaşmaya varılamaması durumunda işçi yasal haklarını İş Mahkemesi‘nde aramaya devam eder.

Davanın Görevli ve Yetkili Mahkemesi:

Bu davada görevli mahkeme İş Mahkemesi’dir. Yetkili mahkeme ise işçinin işyerinin bulunduğu yer mahkemesi veya işverenin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.

Yıllık İzin Ücreti Diğer İşçilik Alacakları İle Birlikte Talep Edilebilir mi ?

Evet, izin ücreti diğer işçilik alacakları ile birlikte talebinde herhangi bir sakınca yoktur. İşçinin işten ayrılması veya çıkarılması sonrasında doğan tazminat ve alacak hakları bir bütün olarak İş Mahkemesi‘nde dava konusu olur. Bu kapsamda işçi; ihbar tazminatı, fazla mesai alacakları, kıdem tazminatı, ücret alacakları, hafta tatili ve genel tatil ücretleri gibi haklarını da izin ücreti ile birlikte talep eder.

Yıllık İzin Ücreti Alacağına Uygulanacak Faiz Türü ve Başlangıç Tarihi

Yıllık izin ücreti alacağında faiz türü ve başlangıç tarihi konusunda, 4857 sayılı İş Kanunu ve Yargıtay içtihatları esastır. Bu kapsamda:

Faiz Türü

  • Yıllık izin ücreti alacağında faiz türü yasal faizdir. Yasal faiz oranı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından belirlenen yıllık oran üzerinden hesaplanır.

Faiz Başlangıç Tarihi

  • Yıllık izin ücreti alacağının zamanında ödenmemesi durumunda, işçi işvereni bu ödemeyi yapmaya çağıran bir ihtarname göndermelidir. İhtarname ile belirli bir süre tanınmışsa, bu sürenin sona erdiği tarihten itibaren; herhangi bir süre belirtilmemişse, ihtarnamenin tebliğ edildiği günü takip eden günden itibaren yasal faiz işlemeye başlar.
  • Eğer işveren ihtarname ile temerrüde düşürülmemişse, yıllık izin ücreti alacağına faiz, dava açıldığı tarihten veya ıslahın yapıldığı tarihten itibaren uygulanır.

Tavsiyeler

  • İşverenler İçin: Yıllık izin hakları konusunda kayıtların eksiksiz tutulması, ilerideki davaların önlenmesi açısından kritiktir. Yıllık izin defteri düzenli olarak işçi tarafından imzalanmalı ve saklanmalıdır.
  • İşçiler İçin: Hak edilen yıllık izinlerin kullanılmaması durumunda bu hakkın ücret olarak talep edilebileceği unutulmamalıdır. İş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde dava açma hakkı korunmalıdır.

Yıllık izin ücreti davası, işçi-işveren ilişkilerinde sıklıkla karşılaşılan hukuki uyuşmazlıklar arasında yer alır. Bu alacakların zamanında talep edilmesi hem işçinin hem de işverenin hak kaybı yaşamamasını sağlar.

Sonuç ve Değerlendirme

İzin hakkı, işçilerin fiziksel ve ruhsal dinlenmesini sağlayan ve anayasal bir hak olarak kabul edilen temel bir düzenlemedir. İşverenlerin, işçiye bu hakkı kullandırma konusunda hassas davranmaları ve ilgili yükümlülüklerini yerine getirmeleri gerekmektedir. İşçilerin bu hakkını kullanabilmesi, işveren-işçi ilişkisinde daha sağlıklı ve verimli bir çalışma ortamının oluşmasına katkı sağlar.

Bu nedenle, işverenlerin kayıtları titizlikle tutmaları işçilere yasal haklarını kullandırmaları ve bu konuda herhangi bir ihlalin İş Mahkemesi‘ne taşınmasının önüne geçmeleri büyük önem taşımaktadır. Aksi hâlde işçiler, yıllık izin ücretlerini almak için dava yoluna başvurmakta haklıdır. İşverenler hukuki süreçle karşı karşıya kalır.

Son olarak görüleceği yıllık izin ücreti alacağı davasının bazı şartları bulunmaktadır. Ayrıca karmaşık bir hukuki süreçten ibarettir. Tüm bu süreçte hak kaybına uğramamak için bir avukat ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

📞 PROFESYONEL HUKUKİ DESTEK ALIN

Yıllık izin ücreti davası teknik bilgi gerektiren konudur. Davanızda hak kaybı yaşamamak için profesyonel bir avukat desteği almanız büyük önem taşır.

Hemen bizimle iletişime geçin

📌 Menderes İşçi AvukatıAv. Ardahan ÇAKIR

📞 +90 530 180 82 49

📧 av.ardahancakir@gmail.com

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top